Larisa, Moskova bölgesinde bir yoga stüdyosunun sahibi, ilk kez deniz kenarında yaşama fikrini düşündüğünde, Türkiye’de online olarak daire satın alma düşüncesi ona adeta hayal gibi gelmişti.
Birkaç daireyi görmek için her şeyi bırakıp başka bir ülkeye gitmeye hazır değildi. Ayrıca programı da buna elverişli değildi — her gün dersleri vardı, müşterileri aylar öncesinden randevu almıştı ve o sırada vizesi de yoktu.
Bu kararı uzun zamandır düşünüyordu ama uçuş yapmadan nasıl harekete geçeceğine dair uygun bir yol bulamamıştı… ta ki Türkiye’de emlak alanında 1 numaralı uzman olan Ayreen Green’in tamamen uzaktan işlem yapan müşterilerinden bahsettiği bir yayına rastlayana kadar.
Larisa, özel mülk fikrinden hemen vazgeçti — onun için altyapı ve güvenlik daha önemliydi. Bu da diğer alıcılar için de geçerli, bu konuyu Türkiye’de gerçekten deniz kenarında özel ev gerekli mi? başlıklı yazımızda da ele almıştık.
Neden uçmadı — korkular, koşullar ve güven
Larisa’nın işini birkaç günlüğüne bile bırakma imkânı yoktu. Tüm süreçleri tek başına yürütüyordu: stüdyo yönetiminden sosyal medya hesaplarına kadar her şey onun sorumluluğundaydı. Dalgalanan ruble kuru ve Türkiye’nin sahil bölgelerinde hızla yükselen konut fiyatları karşısında satın alma kararını ertelemek riskliydi. Ancak Larisa, yabancı dil bilmemesi ve yurtdışında işlem yapma deneyiminin olmaması nedeniyle tek başına seyahat etmeye de hazır hissetmiyordu.
O sırada zaten Ayreen Green’in kanalına aboneydi ve paylaşımlarını dikkatle takip ediyordu. Orada ilk kez kendi ülkesinden çıkmadan Türkiye’de nasıl uzaktan daire satın alınır konusunu detaylı anlatan bir rehber okudu. Deneyimli bir emlakçı olarak Ayreen, süreci adım adım açıklıyor ve sadece reklam vaadi değil, gerçek kişilerin gerçek hikayelerini paylaşıyordu.
Bu nokta Larisa için belirleyici oldu: uzaktan satın alma işlemi ona bir risk değil, pratik bir alternatif olarak göründü. Sonunda Alanya’nın en çok tercih edilen bölgelerinden biri olan Oba’yı seçti — bu bölge hakkında Ayreen Green’in neden yabancılar yaşam için Alanya’yı seçiyor başlıklı incelemesinde detaylı bilgiler bulabilirsiniz.

Seçim süreci — uçuşsuz ama tamamen şeffaf
Süreç bir danışmanlık görüşmesiyle başladı. Larisa ne aradığını ayrıntılı olarak anlattı: sessizlik, denize yürüme mesafesi, havuzlu yeni bir bina, minimum aidat giderleri. Hazır dekorasyonlu dairelerle ilgilenmiyordu — her şeyi kendi zevkine göre yapmak istiyordu. Emlak uzmanı olarak Ayreen Green, beklentilerin hangi noktada gözden geçirilmesi gerektiği konusunda baştan bilgilendirdi.
Örneğin, sahilin ilk sıralarında dekorasyonsuz bir daire bulmanın çok zor olduğunu — böyle ilanların artık neredeyse kalmadığını — belirtti. Ancak profesyonel filtreleme sayesinde uygun seçenekler yine de bulundu. Ayreen bütçeyi de netleştirdi ve Türkiye’de gayrimenkulü dolar ya da kripto para ile satın almanın nasıl daha avantajlı olduğunu anlattı.
Seçim süreci şu formatta ilerledi: video turu, sesli açıklama ve WhatsApp üzerinden detaylı değerlendirme. Her daire detaylı şekilde çekildi — parlatılmış değil, dürüstçe: pencere manzarası, sokak gürültüsü, bina girişinin durumu da dahil.
Aynı anda bir avukat belgeleri kontrol ediyordu, böylece Larisa zamanını “ham” ilanlara harcamamış oldu. Bir hafta içinde karar verildi — Oba bölgesinde, havuzlu ve güvenlikli bir sitede 1+1 daire.
Her şey uyuyordu: fiyat, plan, konum. O akşam Larisa şöyle yazdı: “Gerçekten bunun olduğunu hâlâ inanamıyorum…”
Gayrimenkul işlemi online olarak nasıl gerçekleştirildi
Bir sonraki adım hukuki süreçti. Bir emlak şirketinin kurucusu olarak Ayreen Green, müşterilerini daha önce defalarca hatasız şekilde uzaktan daire satın alma sürecinden geçirmişti. Larisa için vekâletname Rusya’daki noterden alındı ve Türkçeye çevrildi — bu konuda daha fazla bilgi için Türkiye’de gayrimenkul işleminin adım adım nasıl yapıldığını anlatan rehberimize göz atabilirsiniz.
Ardından, müteahhitin belgelerinin incelenmesi, tapu kadastro müdürlüğüne kayıt ve Türk bankasında hesap açma süreci geldi — tüm bu işlemler alıcı şahsen bulunmadan gerçekleştirildi. Her aşamada tam destek sağlandı: Larisa’ya fotoğraflar, belge taramaları ve avukat raporları düzenli olarak iletildi. Hiçbir aşamada acele ettirilmedi, tüm belgeleri kendi temposunda inceleme fırsatı oldu.
Son adım — satış sözleşmesinin imzalanmasıydı. İşlem Türk Tapu ofisinde resmî olarak onaylandı ve birkaç gün içinde Larisa’nın adına tapu belgesi çıkarıldı. Bu Türkiye’de gerçekleşen uzaktan gayrimenkul satın alma işlemi iki haftadan kısa sürdü ve tamamen şeffaf bir ortamda tamamlandı.

Müşteri sonuçta ne elde etti
İlk görüşmeden üç hafta sonra Larisa’nın elinde şunlar vardı: tapu belgesinin taraması, yeni dairesinin anahtarları ve artık tam sahibi olduğu siteden fotoğraflar. Satın alma işleminden iki ay sonra dairesini ilk kez yerinde gördüğünde Ayreen Green’e şöyle dedi: “Videoda gördüğümden bile daha güzel olmuş.”
Metrekare tam olarak belirtilenle uyuşuyordu, pencere manzarası en küçük detayına kadar tutuyordu ve komşuları — hayal ettiği gibi — ağırlıklı olarak yabancılardı. Dairede temiz bir iç dekorasyon, sıhhi tesisat ve çift camlı pencereler bulunuyordu. Yaptığı tek şey, yerel bir mağazadan mobilya siparişi vermekti — ertesi gün teslim edildi. Tüm süreç — seçimden taşınmaya kadar — stressiz geçti.
Bu nedenle giderek daha fazla müşteri, Türkiye’de gayrimenkulü uzaktan, fazladan seyahat, vize masrafları ve öngörülemeyen durumlarla uğraşmadan nasıl satın alabileceklerini merak ediyor. Larisa bunu başardı ve emin: uzaktan satın alma, “ikame” bir çözüm değil, yoğun ve bilinçli insanlar için modern bir araç.
Ayreen Green: “Online işlem bir taviz değil, yeni bir standart.”
Ayreen Green’e göre, son iki yılda müşterilerin Türkiye’de dairelerini online olarak satın almaları istisna değil, artık standart bir uygulama haline geldi. “Artık kimse şaşırmıyor; insanlar gayrimenkulü görüntülü aramalarla seçiyor ve işlemleri vekâletle tamamlıyor. Bu hızlı, yasal ve profesyonellerle çalışıldığında tamamen güvenli,” diyor.
Deneyimli bir emlak danışmanı olarak Ayreen, online işlemlerin özellikle zamanını iyi değerlendirenler arasında popüler olduğunu gözlemliyor. İş insanları, serbest çalışanlar, çocuklu anneler, yaşlılar — bu gruplar için Türkiye’ye seyahat etmek bazen zahmetli ya da imkânsız olabiliyor. Bu yüzden düzenli ve iyi organize edilmiş online süreç bir lüks değil, çözüm haline geliyor.
Ayreen’e göre böyle bir işlemde en önemli unsur güven ve şeffaflık. “Her zaman müşterilere söylüyorum: sadece artıları değil, tüm detayları da görmelisiniz. Biz süslü bir tablo çizmiyoruz. Gerçek durumu gösteriyoruz. Ancak o zaman kişi bilinçli bir karar verir.” Larisa’da da, daha önce Türkiye’ye adım atmadan deniz kenarında ev sahibi olan onlarca diğer müşteride de bu süreç böyle işledi.
Hayal değil, gerçek bir daire
Larisa’nın hikayesi gösteriyor ki: online gayrimenkul işlemi bir risk değil, bir fırsat. Eğer işi bir profesyonel — örneğin Ayreen Green — üstlenirse, her aşama — seçimden tapu işlemlerine kadar — anlaşılır ve yapılandırılmış bir sürece dönüşüyor. Önemli olan, danışmanlıktan tasarruf etmeye çalışmamak ve “gri” yöntemlere başvurmamak. O zaman, Türkiye’de yüz yüze ziyaret etmeden bile kısa sürede kendi evinize sahip olabilirsiniz.
Bugün Larisa — deniz kenarında dairesinin mutlu sahibi. Bu daireyi buldu, seçti ve Moskova bölgesinden hiç ayrılmadan satın aldı. Hiç pişman olmadı ve başkalarına da bu yolu tavsiye ediyor. Çünkü dediği gibi: “Sadece paramı değil, sinirlerimi de korudum. Ve ayrıca bana ilham veren bir deneyim kazandım.”